28 Temmuz 2016 sabahi saat 7.00 itibariyle hayatımız değişti. Kızımıza aynı gün konulan lösemi teşhisi ile birlikte 3 ayı aşkın bir zamandır önce kabullenme ,sonra neyi nasıl yapacağımızı öğrenme ve 10 gün PAU ardından Ankara Ünv. Pediatrik Hematoloji servisinde başlayan kemoterapi tedavisi sürecine girdik. Bugüne dek ilk günden itibaren her daim hissettiğimiz ve bundan sonra da devam edeceğini emin olduğumuz destekleri için ,ailemiz, dostlarımız, komsularimiz,meslektaşlarımız , doktorlarimiz ve sadece ismen tanımamiza rağmen hiç unutmayacagimiz şekilde yanımızda olan herkese minnettariz. Gerek fiilen gerekse yurekten yanimizda olan herkesin durumumuzu bilmesine karşın buradan bunları ilk kez paylasiyoruz. Çünkü artık kizimizi Sare mizi aşan bir amacımiz var:

Çok değerli komşumuz ,agabeyimiz, Dr.Fatih Tosun 13 Kasım İstanbul Maratonuna Sare mizin fotoğrafı basılı forması ile KACUV _Kanserli Çocuklar Vakfı yararına koşacak. .

Kızımıza teşhis konulduğu ilk günden beri hergün şükrettim. Size garip gelebilir ama öyle ...

Biz hastaneden taburcu olacağımız haberini dört gözle beklerken hatta o gün gelip de sirf hocalarin viziti uzun surdugu icin "hadi çıkın "diyemediler diye sabirsizlanirken ; " hocam ne olur bizi taburcu etmeyin ,biz nereye gider Nerede kalırız "diyen aileler ,

"Hocam bizi taburcu ederseniz 3 aylık raporu yanar ,işe dönmek zorunda kalırım o zaman karıma hasta çocuğuma burada kim bakar "diyen babalar ,

Biz tanimadigimiz kasaptan yeterince steril olmadığı için et almayip memleketimizde kurban kestirip getirtirken, hastanenin hiç de steril görünmeyen mutfağında ,en adi kimyasallarla yıkanmış tencerelerde sırf protein olsun diye ne olduğu belirsiz piyasa tavuğu pisiren anneler ,

Hasta çocuğunun önünde şiddet görmesine rağmen sirf ekonomik guvencesi ve sîğınabilecegi bir desteği olmadigindan eşinden boşanamayan kadınlar ,

Eğitim düzeyi ne yazık ki düşük olduğu için oynatilmayi ve ilgilenilmeyi sadece servisin oyun odasının açık olduğu saatlerde gönüllü abla-abilerin alakasına kalmış ve bunun dışında tabletlere esir edilmiş çocuklar ,

Ülkemizdeki müthiş ilaç alım şartları sayesinde ,yurtdışından sadece Türk Eczacılar Birliği eliyle gelen bazı kemoterapi ilaçlarının ,sırayla geldiği ve vaktinde gelmediğini anlatamayan bu nedenle de doktordan azar işiten vatandaşlar,

...........vs. gördüm.Bu listeyi o kadar çok uzatabilirim ki...

İşte bu yüzden ben her gün imkanlarımiza, eğitimimize şükür daha zor durumda olanlara dua ettim.Oda arkadaslarimizin çocuklarina eglenceli bir abla ,dertli annelere arkadas olmaya çalıştım.

Ha bu arada belirtmeden geçemeyeceğim ,her ne kadar yukarıda azar dan bahsetmissem de hasta bakicisindan temizlik görevlisine ,hemsiresinden asistanına, uzmanından profesorune hiç bir devlet kurumunda goremeyeceginiz kadar özverili ve 
olağanüstü çalışmalarına şahit oldum.

Şimdi ise asagida paylaştığım sevgili Fatih agabeyimizin yazısı ve emeği ile Sare miz adı altında eğer bir çocuğa dahi faydamiz dokunabilecek ise ne mutlu bize...

Bizim , Sare mizin iyilesecegine olan inancımız tam.Sare de büyüdüğünde onun adı ile birilerine faydası dokunabildigi için Fatih amcasiyla gurur duyacak...
Sare mızı tanıyan ,seven ,tanimasa bile hissedenlerin şimdiden yaptığı inanılmaz destek için mutesekkiriz.

13 Kasim Istanbul Maratonunda ,toplanan tum bagislarin KACUV yararina olacagini bir kez daha belirterek Siz de bu çorbada bir tuzunuz olmasını isterseniz emin olun ki yeni güne sağlıkla uyanan bir çocuğa nefes olacaksınız. ..

Sonsuz saygilarimla...

Tuğba ALTIN DÖNMEZ

Kampanyaya destek olmak için aşağıdaki linke tıklayınız.